Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, büyükelçilere yönelik düzenlenen iftar etkinliğinde önemli açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın konuşmasından bazı başlıca noktalar:
Ramazan ayının temsil ettiği değerler, günümüzde hiç olmadığı kadar önem kazandı.
Savaşların sebep olduğu derin ekonomik sorunların, pek çok ülkede hala sürdüğünü gözlemliyoruz.
İslam karşıtlığı ve göçmenlere yönelik düşmanca tutumlar, kurallara dayalı uluslararası düzeni tıkamaktadır. Küresel güvenlik yapısına olan güven azaldıkça, tedirginlik de artış göstermektedir ve bu durum orman kanunlarının egemenliğini sağlamaktadır. Güç sahiplerinin zayıf olanlar üzerinde kurduğu baskı, ciddi meseleleri de beraberinde getirmektedir. Maalesef, zayıf, mağdur ve mazlumların haklarını arayabileceği yollar tek tek kapanıyor. Bu durum, uluslararası alanda acımasız bir gerçeklik olarak karşımıza çıkıyor.
Eğer bu duruma bir çözüm üretilmezse, üzülerek belirtmeliyim ki, askeri ya da siyasi çatışmalar kaçınılmaz olacaktır. Problemleri zamanla baş başa bırakıp, tehlikeleri görmezden gelerek bir yere varmak mümkün değildir. Küresel karar alma mekanizmalarının, dünya üzerindeki değişen koşullara uyum sağlaması gerektiği dönemi çoktan geçmiştik.
Dünya nüfusunun dörtte birini temsil eden Müslümanların, karar alma süreçlerinde hak ettikleri ölçüde yer alması artık zaruri hale gelmiştir. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde veto hakkına sahip bir İslam ülkesinin bulunması, artık sadece bir ihtiyaç değil, aynı zamanda bir zorunluluktur.
Eleştirilere maruz kalsak bile, hak, hakikat ve tüm insanlık adına doğru olanı söylemekten geri durmadık; bundan sonra da durmayacağız.
UKRAYNA-RUSYA SAVAŞI
Ukrayna'nın bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne olan desteklerimizi sürdürüyoruz; potansiyel bir çözümün ne Rusya'nın ne de Ukrayna'nın olmadığına inanıyoruz. Krize çözüm önerirken, durumu daha da kötüleştirmemeye çaba sarf ettik. Savaş koşullarında bile müzakerelerin ve uzlaşmanın mümkün olabileceğini ortaya koyduk. Gelinen durumu gözlemleyerek, bu yaklaşımın ne kadar isabetli olduğunu hepimiz görebiliyoruz.
İSRAİL ATEŞLE OYNAMAKTADIR
İsrail’in davranışları nedeniyle Gazze’de ateşkes ihlal edildi. İsrail, bölgede istikrarsızlık yaratarak güvenliğini sağlayamaz.
1967 sınırları esas alınarak inşa edilmesi gereken bağımsız ve coğrafi bütünlüğe sahip bir Filistin Devleti kurulmadan, İsrail de aradığı huzurlu ortamı bulamayacaktır.
Gazze halkının, kendi topraklarında barış ve huzur içinde yaşamaları için elimizdeki tüm kaynakları seferber etmiş durumdayız.
İlk kıblemiz olan Mescid-i Aksa’nın, kırmızı çizgimiz olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. Batı Şeria’yı ilhak çağrılarına ek olarak, Mescid-i Aksa’yı hedef alan kışkırtmalarıyla, İsrail yetkilileri oldukça tehlikeli bir oyun oynamaktadır.
Suriye’deki etnik ve dini aidiyetleri kışkırtarak bu ülkenin istikrarsızlığından yararlanmaya çalışanların, hedeflerine ulaşamayacaklarını bilmeleri gerekmektedir.
AB ÜYELİĞİ STRATEJİK ÖNCELİĞİMİZ
Avrupa'nın ayrılmaz bir parçası olarak, Avrupa Birliği'ne üyelik sürecimizi stratejik önceliğimiz kabul ediyoruz. Açıkça ifade etmek gerekirse, Türkiye olmadan bir Avrupa güvenliği öngörmek mümkün değildir. Türkiye’nin gerekli ölçüde temsil edilmediği bir Avrupa’nın, küresel bir aktör olarak varlığını devam ettirmesi giderek imkansız hale geliyor.
Ülkemiz ve bölgemizin geleceğinde teröre yer olmadığını herkesin kavramasını ve planlarını buna göre yapmasını öneriyoruz.