İspanyol futbolcu Samu Saiz, kariyeri boyunca Huesca, Getafe, Girona'nın yanı sıra İngiltere'deki Leeds United'da da forma giydi. 2022-2023 sezonunun devre arasında Sivasspor'a katılan 34 yaşındaki orta saha oyuncusu, bir yıl burada görev yaptıktan sonra, geride bıraktığımız sezonun ara transfer döneminde Eyüpspor'a transfer oldu. Türkiye'deki üçüncü durağı ise Şubat 2025'te Pendikspor oldu. Saiz, Türkiye'deki futbol kariyeri, Real Madrid'de mücadele eden milli futbolcu Arda Güler'in performansı, 10 numara pozisyonunun evrimi ve İstanbul hakkında Anadolu Ajansı muhabirinin sorularını yanıtladı.
"Eğer ARDA'NIN YERİNDE OLSAM FARKLI BİR TAKIMA GİDERDİM"
Arda Güler'in bu sezon Real Madrid'de forma şansı bulmada zorluk yaşamasını eleştiren Saiz, "Arda, olağanüstü yeteneklere sahip bir futbolcu. Dünyanın en prestijli kulübüne transfer oldu, bu elbette kolay olmuyor. Real Madrid'de onun seviyesinde birçok oyuncu bulunuyor. Çok genç yaşta. Türk futbol tarihinde önemli bir iz bırakacak. Uzun yıllar adından söz ettirecek bir oyuncu olacak. Benim durumumda olsaydı, başka bir kulüpte oynamayı tercih ederdim. Real Madrid de beni yeterli görür ve tekrar daha güçlü bir şekilde çağırırdı. Mücadeleye böyle devam ederdim." şeklinde görüş belirtti.
"10 NUMARA POZİSYONUNDAKİ FUTBOLCU SEÇİMLERİ FUTBOLA ZARAR VERİYOR"
Samu Saiz, 10 numara pozisyonundaki futbolcu seçimlerinde güç unsurunun daha fazla öne çıktığını ve bunun oyuna zarar verdiğini savundu. Bu pozisyondaki oyuncuların değerlendiriliş biçiminin değiştiğini vurgulayan Saiz, şunları söyledi:
"Eskiden 10 numaraların oyuna katkıları çok daha fazla oluyordu. Artık bu pozisyon başka bir şekle dönüştü. Üçlü orta sahanın önünde yer alan bir futbolcu durumundalar. Bu nedenle etkileri oldukça azalmış durumda. Arkalarında güçlü iki orta saha bulunuyor. Bu da onlara yardımcı olan bir diğer orta saha olarak işlev görüyor. Şu anki teknik direktörler, pozisyon alabilen ve orta sahaya destek veren, güce dayalı 10 numaraları tercih ediyor. Bence bu durum sıkıcı. Önceleri yeteneğe dayalı 10 numara oyuncularını seyrediyorduk. Bu oyuncular oldukça etkili oluyordu. Ama artık güç, yetenekten daha hakim bir konumda. Bu da modern futbola zarar veriyor. Çek Cumhuriyeti, Slovenya ve Slovakya'nın Fransa ve İngiltere gibi büyük takımlarla mücadele ettiğine tanık oluyoruz. Artık sadece kazanmaya odaklanan, güce ve koşuya dayalı bir futbol izliyoruz. Bu bana göre gerçek futbol değil. Futbolun özünden giderek uzaklaştık."
"TÜRK FUTBOLCULARIN YAPMASI GEREKENLER..."
Türk futboluna ve burada oynayan futbolculara dair oldukça olumlu ifadeler kullanan Saiz, "Türkiye'de futbolun gelişim süreci içerisindeyiz. Türk Milli Takımı da Avrupa Şampiyonası'nda çok etkileyici işler çıkardı. Harika genç yetenekler var. Ancak takım ve oyuncu seviyesinde daha fazla profesyonellik şart. Jose Mourinho ve Alvaro Morata gibi isimlerin burada bulunması bu yönde umut verici. Eğer bu gidişat devam ederse, Türk futbolunun birkaç yıl içinde önemli değişimler yaşayacağına inanıyorum. Türk futbolcuların fiziksel ve oyun kabiliyetlerini artırmak için bazı küçük detaylara dikkat etmeleri gerekir. Uyku düzeni, beslenme, antrenman disiplinleri, ağırlık çalışmaları ve diyetleri gibi konulara hassasiyet gösterirlerse, kendilerini çok daha iyi bir seviyeye ilaç ederler. Türkiye'deki kulüplerin oldukça iyi tesisleri var. Bu imkânlardan en iyi biçimde yararlanmak önemli. Bu küçük detaylara dikkat ederlerse, Türk futbolunun geleceği oldukça parlak olacaktır." dedi.
"HEDEFİMİZ EN KÖTÜ İHTİMALLE PLAY-OFF OYNAYABİLMEK"
Türkiye'deki ilk kulübü Sivasspor'da pek olumlu bir süreç geçirdiğini aktaran Saiz, fakat çocuklarının eğitim ihtiyaçları nedeniyle İstanbul'u tercih ettiğini paylaştı. Sivas'ta zorlu bir adapte olma süreci yaşadığını belirten İspanyol futbolcu, "Sonrasında ailem buraya geldi. Ancak Sivas’ta çocuklarım için uygun bir okul bulmakta zorlandık. Bu sorunu büyük şehirde çözmeyi düşündük. Eyüpspor'dan gelen teklifi kabul ettim. Sivas’ta da başarılı işler yapıyordum ancak ailevi nedenlerle Eyüpspor'u seçtim. Eyüpspor'da sezona güzel başlamıştım fakat son maçlarda daha az şans buldum. Oynamak isteyen bir futbolcuyum. Diğer kulüplerden de teklifler geldi. İstanbul'u seviyorum. İstanbul, kızlarımın geleceği için uygun bir şehir. Bu yüzden Pendikspor'a katılmaya karar verdim. Pendikspor'daki hedefimiz ise en kötü ihtimalle play-off oynamak. Süper Lig'e çıkmayı istiyoruz." ifadelerini kullandı.
"BIELSA FUTBOLUN HASTASI"
Samu Saiz, 2017-2019 yılları arasında formasını giydiği Leeds United'da teknik direktör olan Marcelo Bielsa ile çalışmanın hem heyecan verici hem de zorlayıcı olduğunu dile getirdi. Arjantinlinin futbol bilgisinin büyük olduğunu vurgulayan Saiz, "Bielsa, futbola tutkulu birisi. Futbola olan sevgisi ile yaşıyor. Antrenmanlar uzun sürüyor. Fiziksel açıdan formda olmanız şart. Onunla çalışmak oldukça keyifli. Futbola olan hakimiyeti nedeniyle sürekli dikkatli olmanız gerekiyor. Tüm söylediklerini eksiksiz uygulamak zorundasınız. Onunla çalışmak heyecan vericiydi. Futbol dünyasında önemli bir aktör. En iyisi. Ama onunla çalışma süreci de son derece zorluydu." dedi.
"MADRID'DAN SONRA EN SEVGİLİ ŞEHRİM İSTANBUL"
Samu Saiz, göçtüğü yer olan Madrid'den sonra en sevdik şehir olarak İstanbul'u gösterdi. İstanbul'da tek endişesinin trafik sorunu olduğunu belirten 34 yaşındaki oyuncu, "Madrid benim memleketim. Ailem ve dostlarım orada yaşıyor. Ancak Madrid'den sonra favori şehrim İstanbul. İnsanlar oldukça nazik. Aradığınız her türlü şeyi burada bulmak mümkün. Hem modern hem tarihi bir şehir. Eski ve yeni camiler bir arada. Çok muhteşem bir yer. Ayasofya, Galata Kulesi'nde Boğaz'ı izlemek veya Kapalıçarşı... Buralar benim için oldukça heyecan verici ve keyifli." değerlendirmesinde bulundu. Saiz, son olarak ara transfer döneminde Galatasaray'a katılan vatandaşı Alvaro Morata'nın Türkiye'de harika işlere imza atacağına inandığını belirtti ve sarı-kırmızılı ekibin şampiyonluk mücadelesine önemli katkılarda bulunacağına vurgu yaptı.
